2 Haziran 2012
Yılmaz ÖZDİL yozdil@hurriyet.com.tr
Vaaziyet
Medya fırını, 11 ay
kimsenin arayıp sormadığı ilahiyatçıları “pide” gibi sadece ramazanda
ekrana çıkarırdı. Şimdi, maaşallah 365 gün açık oturumdalar,
spikerlerden fazla çıkıyorlar.
*
Mesela, sezaryen tartışılıyor.
Bi televizyonda...
Doçent ilahiyatçı.
Bi televizyonda...
Profesör ilahiyatçı.
*
Üşenmedim saat tuttum.
Jinekoloji hekimini 5
dakka konuşturup, lafı ağzına tıkadılar, müftü'yü 25 dakka... Nereyi
zaplarsan zapla, karşına tıp otoritesi imam çıkıyor, tabip odaları'na
mikrofon bile uzatılmıyor.
*
Kendi payıma, balon'un
nasıl uçtuğunu henüz kavrayabilmiş değilim, boeing uçuran teknisyenlerin
iş bırakma eylemini ilahiyatçılarla masaya yatırdılar; dinimizde grev
var mı filan.
*
Hatırlarsınız, 1 Mayıs'ta
antikapitalist çarşaflılar, inşallah sosyalizm gelecek pankartıyla
yürüdü, DİSK'e soracaklarına, Diyanet'ten görüş aldılar. Ki, memur
sendikacısı zaten badem.
*
Mütedeyyin topçumuz,
cinci hoca'dan şike fetvası istedi, baro'ya kamera göndereceklerine,
ilahiyat fakültesi'nden canlı yayın yaptılar. Cüppeli Ahmet sevabına
derbi duası okuyup, basına üflemese, Aziz Yıldırım haber bile
yapılmıyor.
*
Geçenlerde, bedelli
askerlik mevzuu pek revaçtaydı, helal olup olmadığını ilahiyatçı'ya
danıştılar. Hiç bi şeyi kadına sormazlar, askerliği sordukları ilahiyat
profesörü kadın'dı iyi mi!
*
Peki, botoks caiz mi?
Erkek ilahiyatçı'ya soruyorlar.
*
Yoga haram mı...
Reiki günah mı...
Feng Shui'ye el attı Diyanet.
Pilates'e şimdilik dokunmadı.
*
GDO'lu ürünler.
Suni tatlandırıcı.
Karatay diyeti.
Lütfen açın interneti bakın, Starbucks'ın kahvelerini bile ilahiyatçılarla tartışıyorlar.
*
Velhasılıkelam...
Ulemaya soralım deniyordu.
Hayaldi, gerçek oldu.
*
0 Yorum Yaz:
Yorum Gönder